Türk romancılığının mihenk taşı sayılan Yaşar Kemal “Binboğalar
Efsanesi” adlı romanında pek çok mitolojik unsurdan faydalanarak
Yörüklerin, göçerlerin hayatını anlatmaktadır. Bu anlatıları içinde en çok
“Hıdırellez” in ne anlama geldiğini anlattığı paragraf; Edirne Kakava Şenliklerinin anlaşılması noktasında ufkumuzu açıyor.
Sadece bir roman-dansları festivali olarak görülmemesi gereken Kakava
Şenliklerinin kökenindeki ana fikri ortaya çıkarırken ritüellerin de ne anlamda
değerlendirilmesi gerektiğine de ışık tutuyor. Usta yazar 5 Mayıs’ı 6 Mayıs’a
bağlayan gecede olacakları şu şekilde ifade eder:
“…Bu gece denizlerin ermişi İlyas’la, karaların ermişi Hızır
buluşacaklar.
Hızır’la İlyas her
yıl dünyanın bir yerinde buluşurlar.
Onlar o yıl hangi yerde buluşmuşlarsa orada bahar bir başka
türlü patlar, o yıl çiçekler daha bol, daha büyük, her yılkinin birkaç misli
iri açarlar. Anlar daha renkli, daha kocaman olurlar. İneklerin, koyunların
sütleri daha bol, daha besleyici olur.
... Saplar başakları,
ağaçlar çiçekleri, meyveleri götüremezler.
İnsanlar o yıl daha sağlıklı olurlar, hiç hastalanmazlar. O
yıl ölüm de olmaz. Ne bir kuş, ne bir karınca, ne an, ne kelebek ölür…”
Hıdırellez'in temelinde doğanın kışın “ölmesi”, yazın ise
“canlanması” döngüsünün bir törensel birliktelik içinde kutlanması yatar.
Hıdırellez'de doğanın uyanması, bereketin artması dilenir.
Yaşar Kemal: buluşma
anını şöyle tanımlar;
“…Hızır’la İlyas’ın buluştuğu an her şey durur, hiç, hiç bir
şey kıpırdamaz. Yıldızlar akmaz, ışıklar yürümez. Dünya bir an için ölür. Sonra
her şey birden uyanır, dehşet bir yaşam patlar. Onlar buluşmazlarsa yılda bir
gün, hem de bu gece, bu dünyanın dölü, bereketi kesilir…”
Kakava Şenlikleri turumuzda 5 Mayıs’ı 6 Mayıs’a bağlayan
sabaha karşı Tunca nehrinin kıyısında oluyoruz.
Hızır ile İlyas’ın buluşma anı Edirne’ye tüm Türkiye’den gelen misafirlerin ve
çevre yörelerden gelen Roman vatandaşlarımızın katılımı
ile coşkulu danslarla kutlanır.
Roman halklarının ( çingenelerin) aslen Hindistan kökenli
olması onların da Mısır geleneklerinden etkilenmelerine yol açmıştır.
Anadolu’da Hıdırellez olarak kutlanan yeni yılın veya baharın gelişi Romanlarda
Firavundan kurtuluş günü olarak tam da 5 Mayısı 6 Mayıs’a bağlayan gece
kutlanır. Sabahın erken saatlerinde
Roman kızların Tunca’da suya girmelerine sebep ise o inanca göre ataları
Firavundan kaçarken bir ırmağa girmeleri sonucu kurtulmuş olmalarına ve bu gece
yine sudan bir kurtarıcının çıkacağına inanmalarıdır.
Kıvrak ritimlerle tutkuyla dans eden bu mutlu halkın bir
parçası olmak; bu zenginliği hürce tatmak bir ayrıcalık olsa gerek… Kakava
şenliklerinde sizleri de görmek istiyoruz…
Baytatil