Erzurum ve Bayburt, Türk kültürü açısından önemli dokuma
merkezlerindendir. İhram, ehram, Arapça bir isim olup haram, mahrem gibi
kelimelerden türemiştir. Üzeri örten, mahremlik anlamına gelmektedir. Ana
maddesi saf yün olan ehram; ince eğrilmiş koyunyününden yapılmış düz yüzeyli
bir dokumadır. Dokumanın iki kanadının birleştirilmesinden ehram oluşur. Bir
kanadın eni yaklaşık 90cm. boyu 2.50/2.70 cm. civarındadır. Genellikle koyunyünlerinin
doğal rengidir, siyah, kahverengi ve tonları ile beyaz. Erzurum gibi uzun ve
çok soğuk geçen kış aylarında soğuktan korunmak için yünden dokunan bu
ehramları giymişlerdir. Kültür ve coğrafya ilişkisine güzel bir örnektir bu
dokumalar, hayvancılıkla uğraşan ve kış aylarını çok sert yaşayan bir bölgede
olmaları böyle dokumalara yöneltmiştir.
Aba, Erzurum’da giysi anlamında kullanılır, abacı da terzi
anlamına gelir.
Ehram eskiden Erzurum’da ‘culfa’ (Osmanlıca sözlüklerde, cülah,
çulha sözcükleri çul dokuyun, fakirlerin giydiği kaba kumaşı dokuyan
anlamındadır. Erzurum yerlileri ‘çulha’sözcüğünü ‘culfa’ ya dönüştürmüşler, culfa,el
tezgahında bez dokuyan kimse) denilen
dokuyucular tarafından dokunurdu.60-70 yıl öncesine kadar ehramcılık Erzurum’da
özel bir zanaat dalı idi. Bükülmüş ipten dokunmaktadır, ipin ince ve kalın
oluşuna bağlı olarak oran değişebilmektedir zamanlarda mahalle aralarında, kapı
önlerinde elinde ip büken kadınlara çokça rastlanırmış. Ehram ve ipinin
tartılmasında eskiden ‘tuht’diye söylenen ağırlık ölçüsü kullanılmaktaydı. Tuht
3-4 yumurta ağırlığındaki tartı birimidir.6-7 tuhttan bir ehram yapılabilirdi
bu da tahmini 1000 gr gelirdi. Dokunmuş bir ehram 5m.uzunluğunda,90-100cm enindedir.
Ehram ölçülürken ‘halebi’ diye bir ölçü kullanılmaktaydı.1 halebi 75cm.ye
eşitti.
Koyunyünü tokaç yardımıyla yıkanır, tam kurutulmadan yün
çubuğu yardımıyla çırpılır, yün tarağı ile taranırdı. Yörede ‘çiriş’ adı
verilen bitki kurutulup, kireç taşı ile karıştırılarak bir tür bulamaç elde
edilir. Yün iplikler bu bulamaca batırılarak sağlamlaştırılmış olur ve kopmalar
önlenir.
Ehramda renk çok önemlidir. Açık renk genç kızların, mor, gri
orta yaştaki kadınların, mor-siyah yaşlı kadınların tercih ettiği renklerdi. Koyunun
üzerindeki doğal renklerin yanı sıra köylerde ehram iplikleri ceviz kabuğu, soğan
kabuğu gibi doğal boyalarla da boyanırdı.
Dokumaya başlarken ‘haşiye’ denilen kenar bölüm dokunur, bu
bölüm pamuk ipliğinden olur. Ortalama olarak bir ehram 2-3 günde dokunurken iyi
bir dokuyucu bir günde de dokuyabilirdi. Dokuma yapılırken müşterinin isteğine
göre seçtiği nakışlarda dokunurdu.
Ehram baştan aşağı örtülürdü, alttaki giysinin üstüne bele
gelen yere bir bel bağı bağlanır ehramda buna sıkıştırılırdı.
Son yıllarda ehram dokumacılığını yok olmaya yüz tutmuş
halinden kurtarmak için girişimler olmuştur. En önemlilerinden biri de Prof.
Hüsamettin Koçan başkanlığında Baksı Kültür Sanat Vakfı’nca yürütülen
projelerdir. Yine Erzurum Kız Meslek Lisesi öğrencileri günümüz modasına uygun
tasarımlarla ehrama başka bir işlevsellik kazandırırlar.
Arzu Öztürk
İngilizce/Yunanca Rehber